Son olarak İstanbul Vezneciler ve Mardin Midyat’ta patlatılan bombalar, şehirlerde yeni bir terör dalgasının habercileri. Hendeklerde kaybeden PKK, şehirlere yönlendiriliyor. Artık apaçık ortada ki, bir savaş var ve herkes cephesini belirliyor. Gezi olaylarından beri “Erdoğan ve AK Parti’nin Türkiye’yi yönetemeyeceği” algısı, bir şer ittifakının desise, komplo ve kumpasları ile anlatılmak, Türkiye’ye diz çöktürülmek isteniyor. Cumhurbaşkanı buna “üst akıl” dedi. Bilerek bilmeyerek şer ittifakına çalışanların şimdilerde en bozuldukları da bu ifade. “Üst akıl masal...” diyorlar. Gezi olaylarında da ısrarla “dış güçler hikâye” demişlerdi... Önceki gün Ramazan ayının ilk iftar sofrasında şehit yakınlarını ve gazileri Cumhurbaşkanlığı külliyesinde ağırlayan Erdoğan, “Türkiye’yi terör örgütleri aracılığıyla, terör eylemleriyle, teröristlerle terbiye edeceğini, istediği şekilde yönlendireceğini sananlar beyhude uğraşıyorlar” derken de “üst akıl”ı kastetti. On gün önce de İstanbul’un Fethinin 563. Yıldönümünde Yenikapı’da, bugüne kadar Türkiye’de hiçbir Cumhurbaşkanının demediği açıklıkta konuştu: “Şundan emin olun; bu fethin hesaplaşması 563 yıldır bitmedi. İstanbul semalarında, semalarımızda ezanlarımız okunmaya, al bayraklı bayrağımız dalgalanmaya devam ettikçe bu hesaplaşma bitmeyecektir. Bölücü terör örgütünü koçbaşı gibi kullanıp, ülkemize saldıranların derdi ne Kürt kardeşlerimizdir, ne de o bölgedir. Onların derdi fethin intikamını almaktır.”