MHP’de siyasi hayatımızın bütününü etkileyecek bir gelişme oldu. Parti içi muhalefetin başvurusu üzerine mahkeme, partiyi kongreye götürmek üzere kayyım tayin etti. Devlet Bahçeli’ye karşı birlikte hareket eden genel başkan adayları, Mayıs ayında kurultay yapılması gerektiğini savunurken, Bahçeli konuyu Yargıtay’a götüreceklerini, 2018’de olağan kongrenin yapılacağını söylüyor. Sayın Bahçeli, 6 Temmuz 1997 tarihinden beri MHP’nin Genel Başkanı. 2015 yılındaki 11. Olağan Büyük Kongrede 7. kez MHP Genel Başkanı seçilmişti. 7 Haziran 2015 seçimleri sonrasında bugünkü muhalefet, Bahçeli’ye karşı sesini yükseltmedi. Ne zaman ki, 1 Kasım’daki seçimde MHP’nin oy oranı yüzde 16.28’den 11.90’a, milletvekili sayısı 80’den 40’a düştü, kendisine karşı isyan bayrağı açıldı. Hem de en yakın çalışma arkadaşları işin içindeydi. Genel Başkan Yardımcısı, Meclis Başkanvekili gibi… Şimdi belirsiz bir durum var. Kayyım, Yargıtay aşamasını bekleyecek mi, yoksa MHP Mayıs’ta olağanüstü bir kongreye gidecek mi? Tablo demokrasi açısından da tuhaf. Siyasi partilere dernek, şirket muamelesi yapıp kayyım atamanın demokrasiyle bağdaşır bir yanı yok. Görünen o ki, MHP her açıdan sıkıntılı bir sürecin içine girdi. Süreç iyi yönetilemezse MHP’nin parçalanması dahi söz konusu. Türkiye’nin gündemine erken seçim bile gelebilir. Gözler MHP’ye çevrilince, Gülenciler’in devreye girip girmediği tartışması da başladı. Dikkat ediyorum, Paralel Devlet Yapılanması’nın bu meselenin kesinlikle dışında olduğunu söyleyen kimse yok. Tam tersine “Paralel’in eli MHP’nin içinde” diyenler çok...