Bir yıl önce bugün, 15 Temmuz’da, Türkiye siyasi tarihinin en ağır saldırısı yaşandı. Tarih yapıcı milletimiz, Anadolu’daki bin yılı boyunca hiç tanık olmadığı, en alçak ihanet örneği ile karşı karşıya kaldı.
Fetullahçı terör örgütü (FETÖ) üzerinden ülkemize açık bir saldırı yapıldı. Elli yıl boyunca Batılı istihbarat teşkilatları tarafından korunan, beslenen, devlet içine yerleştirilen, dünya genelinde örgütlenen bir yapı, bir terör örgütü, Türkiye Cumhuriyeti’ni rehin almaya, ülkemize diz çöktürmeye çalıştı. Milletin ve devletin imkanları kullanılarak milleti, ülkeyi ve devleti yok etmeye çalıştı.
Hedefleri iç savaş çıkartıp Türkiye’yi parçalamaktı..
Etki altına aldığı her Anadolu çocuğunu bir vatan hainine dönüştüren FETÖ’yü sahaya süren güçler, PKK ve diğer terör örgütleri ve diğer ihanet çetelerini işgal girişimi için harekete geçirmişti. Hedef; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı devirip, devleti işlemez hale getirmek, ardından milleti birbirine kırdırmak ve Türkiye’yi parçalamaktı.
Türkiye darbe görünümlü işgal ve iç savaş senaryosu ile yüz yüzeydi. Siyasi tarihinde sayısız savaşlar ve mücadeleler yaşamış, bütün iklimlerde iz bırakmış milletimiz, Birinci Dünya Savaşı’na Osmanlı’nın parçalanması gibi bir yok oluşa mahkum edilmek istendi.
Suriyeleştirme süreci başlatılıyor, FETÖ üzerinden “Türkiye cephesi” açılıyordu.