Cumhurbaşkanı Erdoğan Avrupa'ya gider, vatandaşlarımızla
buluşur, Almanya derin rahatsızlık duyar. Cesaret edip
söyleyemezse, engelleyemezse de bunu hissettirir.
Başbakan Yıldırım kapalı salon toplantısına gider, bin bir türlü
bahanelerle engellemeye çalışırlar. Düsseldorf'taki kapalı salon
toplantısını izlediğimde, organizasyonu yapan ekibin anlattıklarını
dinlemiştim. Tahmin edemeyeceğimiz engeller çıkardıklarını
anlattılar. Şaşırtıcıydı.
Şimdi de Adalet Bakanı Bozdağ ve Ekonomi Bakanı Zeybekçi'nin
programına izin vermediler. Referandum Almanya'yı neden rahatsız
eder, oradaki vatandaşlarımızın oy kullanması onları neden
endişelendirir? Neyin korkusudur bu?
Türkiye'nin düşmanı, PKK-FETÖ'nün dostu
Ama PKK'nın canlı yayınlarına, salon toplantılarına, her türlü
etkinliğine örtülü destek verirler, geniş alan açarlar. FETÖ'nün
darbeci ekibini, 15 Temmuz katliamının suçlularını barındırırlar,
koruma altına alırlar. Terör suçundan, katliam suçundan arananlara
sahip çıkarlar, teslim etmezler. Kim Türkiye'ye karşı duruyorsa ona
sahip çıkarlar, ona sarılırlar, onu bir kart olarak
kullanırlar.
Bu utanç verici engelleme basit bir tepki değildir. Sadece bir
belediye yönetiminin eylemi değil, bir merkez reflekstir.
Almanya'nın Türkiye ile hesaplaşma içinde olduğunun göstergesidir.
Her alanda Türkiye karşıtı unsurların yanında olduğunun
göstergesidir.