Sanırım Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğü an’a, öncesine ve sonrasına dair ses kayıtları bugünden itibaren yayınlanmaya başlayacak.
Çünkü bu vahşi cinayetin talimatının verilmesi, organize edilmesi, hazırlığı ve işlenmesiyle ilgili uluslararası tartışmalar, “yeni kanıtlar”ın ortaya konmasını zorunlu hale getirdi. Bugün ya da bu hafta bu bunun için en elverişli zaman gibi duruyor.
Katillerin kendi aralarındaki konuşmaları, cinayeti işledikten sonra Riyad’la konuşmaları, Veliaht Prens’in emri bizzat veren kişi olduğunu kanıtlayacak diyaloglar, belki Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır istihbaratının olaydaki rolü, hatta İsrail istihbaratının “bilirkişiliği” veya cinayetin ABD ayağına dair bilgiler..
Suudi sarayında depremler yaşanır..
Bu tür bilgiler dünyayı sarsar, bölgede depremlere yol açar, Suudi sarayını altüst eder, bölgesel güç yapılanmasında yepyeni durumlar yaratır.
Olayın başından beri Suudi Veliaht Muhammed bin Selman’ın bu işin patronu olduğunu, emri bizzat onun verdiğini, BAE’li Muhammed bin Zaid’in cinayete ortak olduğunu, şimdi bütün dünyanın Veliaht’ı kurtarmaya çalıştığını, bu amaçla para ve nüfuz kullanımının son limitlerine kadar masada olduğunu yazıyorum.