7 Haziran seçimleriyle başlayan belirsizlik dönemi 1 Kasım'da
sona erdi. Birileri bu belirsizliği fetret dönemi sanıp, Türkiye'yi
eski haline döndürmek için bilinen bütün kirli yöntemleri
denedi.
Gezi isyanıyla başlatılan darbeler dönemi, çokuluslu müdahale
dönemi, onların son kurşunlarıyla ve son umutlarıyla birlikte
tarihe gömüldü.
On üç yıldır sağlam adımlarla devam eden büyük yürüyüş, büyük
dönüşüm, Üçüncü Altın Çağ'a yöneldi. Daha büyük düşünme, daha cesur
hareket etme, o büyük yürüyüşü daha da hızlandırma dönemi
başladı.
Üç yıldır ısrarlı biçimde ülkenin, siyasi öncülerin, milletin
azmini yok etmeye, cesaretini kırmaya, onu küçük düşürmeye dönük
bütün uğursuz fırtınalara rağmen, Oyun Kurucu Türkiye geri
dönüyor.
En büyük hesaplaşma bizimle
Coğrafyamız yüz yıl sonra ilk kez derin bir parçalanma yaşıyor.
Hiçbir ülke bu senaryonun dışında değil. Kuzey Afrika'dan
Pakistan'a hatta Endonezya'ya uzanan geniş coğrafyada büyük oranda
haritaları değiştirecek küresel bir proje uygulanıyor. Bütün
kimlikler ayrışmaya ve çatışmaya ayarlanıyor.
Dünya yeniden kurulurken, büyük bir itiraz söylemi geliştiren İslam
milleti çok acımasız bir saldırı altında. Osmanlı'yı dağıtan,
parçalayan irade ne ise bugünkü kuşatmayı uygulayan irade de odur.
İşte biz, bu kuşatmayı hesaplaşmaya ve meydan okumaya dönüştürecek
bir iradeyi destekliyoruz.