İdlib’e odaklandığımız günlerde Doğu Akdeniz’de tarihin en büyük krizi patlamak üzere. İdlib, bir Suriye meselesi olmaktan çıkıp Doğu Akdeniz meselesine dönüşüyor. Suriye savaşı Suriye meselesi olmaktan çıkıp bir Doğu Akdeniz hesaplaşmasına dönüşüyor. Suriye’nin Kuzeyinde oluşturulmaya çalışılan “Terör Koridoru” ile İdlib’in kaderi birleşiyor ve tam anlamıyla Doğu Akdeniz oluyor.
Trilyon dolarlık doğalgaz yatakları üzerinde küresel ölçekte bir paylaşım mücadelesi adım adım yaklaşıyor. Dünyanın bütün ülkeleri, bu ülkelerin donanması Suriye’nin Batı’sında, Türkiye’nin güneyinde toplanıyor. Uçak gemileri, savaş gemileri, füze gemileri, sondaj gemileri, devletler, enerji şirketleri, iç içe geçmiş ortaklıklar ve düşmanlıklar bu devasa zenginliğe saldırırken, bölgesel hatta küresel ölçekte çok büyük bir çatışma adım adım yaklaşıyor.
Irak işgalinden, Suriye savaşından büyük olur
Bu kriz Irak işgalinden büyük olur. Suriye savaşından büyük olur. Bu kriz, Türkiye için hepsinin toplamı kadar endişe verici olur. Doğu Akdeniz bizim için bölgesel güvenliğin merkezidir. İran sınırından, Kandil’den başlayıp, Irak’ın kuzeyinden geçip, Suriye’nin kuzeyinin tamamına yayılarak Akdeniz’e ulaşan bu hat, Türkiye’nin 21. Yüzyıla dönük bütün hesaplarını bozacak, onu Anadolu’ya sıkıştıracak bir “cephe” olarak planlanmıştır.
Daha 1991 Körfez Savaşı’nın hemen sonrasında başlatılan Çekiç Güç operasyonları bugün karşılaştığımız tehdidin ilk adımlarıydı. 2003 Irak işgali ve sonrasında oluşturulan Kuzey Irak planı büyük projenin adımlarıydı. Irak’tan sonra başlayan Suriye savaşı bölgesel harita planlarının üçüncü aşamasıydı.
Afganistan’dan Akdeniz’e kadar ‘garnizonlar’ haritası