Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mayıs ayı temasları Türkiye'nin yeni uluslararası ilişkiler ağı içindeki merkezi pozisyonu açısından tarihi niteliktedir. Çünkü ikili ilişkilerin çok ötesinde anlamları vardır, sadece bugüne değil geleceğin dünyasına dönüktür. Ulusların geçmişin iddialarıyla geleceğe hazırlandığı bir dönemde Türkiye'nin ölçek büyütmesiyle, sadece Türkiye olmadığını göstermesiyle, merkez güç çıkışıyla alakalıdır.
Ne kadar anlayabildik, yorumlayabildik, tartışabildik bilemiyorum ama gördüğüm kadarıyla çok dar ölçekte yeni bir küresel düzen inşa ediliyor ve bu ziyaretler işte o masada yer almaya dönüktür. Erdoğan'ın çabaları bu çekirdek iktidar alanında zemin oluşturmaya dönüktür. Kim ne derse desin, bütün engellemelere rağmen Türkiye bu masada yerini alacaktır hatta şimdiden almıştır.
Erdoğan-Trump görüşmesi ve Türkiye'nin endişeleri..
Erdoğan-Trump görüşmesi bu çerçevede başarılı bir görüşmedir. Başarısı, iki lider arasında sağlam bir ilişkinin başlaması, birbirini anlayan bir dilin keşfedilmesidir. Erdoğan da Trump da sözünü esirgemeyen, doğrudan konuşmayı tercih eden, kararlı ve sonuç almaya dönük yöntemleri tercih etmektedir. Zaten iki liderin verdiği mesajlar, görüşmelerin kamuya yansıyan bölümleri de bunu teyit etmektedir.