İbrahim Karagül
İbrahim Karagül Yeni Şafak Gazetesi

Korku yok, umut var: Hiç kimse Türkiye’ye geri adım attıramaz..

Türkiye, 2016 yılında çok ağır testlerden geçti. Devlet olarak, millet olarak tarihin en zor sınavlarından birini atlattık. 15 Temmuz darbe ve iç savaş girişimi, bu ülkeyi...

27 Aralık 2016 | 11.302 okunma

Türkiye, 2016 yılında çok ağır testlerden geçti. Devlet olarak, millet olarak tarihin en zor sınavlarından birini atlattık. 15 Temmuz darbe ve iç savaş girişimi, bu ülkeyi toptan imha etme planıolarak servis edildi. Ülke içinde sistemin en mahrem alanlarına kadar nüfuz etmiş bir dış örgütlenme, bir istihbarat ağı, Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana ülkemize karşı en ağır saldırının Truva Atı oldu. Aynı zamanda, elli yıldır Türkiye içinde besledikleri bütün istihbarat aparatları da harekete geçirildi. 

Ülkemizi hedef alan, bir darbe girişimi gibi servis edilen plan aslında bir Sevr girişimiydi. Çünkü bir adım sonrası böyle olacaktı. Başarılı olsaydı bugün ülke içinde onlarca silahlı örgüt, şehirlerimizde sokak savaşları yapıyor olacaktı. Ve Türkiye, 1. Dünya Savaşısonrası en ağır ve yok edici buhran dönemine girmiş olacaktı. 

Atlantik İttifakı Türkiye'yi vurdu, hiç beklemiyorduk!

İkinci Dünya Savaşı'ndan bu güne kadar, kayıtsız şartsız içinde bulunduğumuz, bölgesel ve uluslararası ölçekte bütün operasyonlarda beraber hareket ettiğimiz Atlantik İttifakı, NATO'nun güneydoğu kanadını kontrol eden Türkiye'yi Mısır benzeri zoraki dönüşüme zorladı, olmayınca da Suriyeleştirme planı uyguladı. 

Bunu hiç beklemiyorduk. Bu ölçüde bir tehdit okumamız yoktu. Doğrudan Batı tarafından vurulduğumuz son savaş 1. Dünya Savaşı'ydı. Bizler onlarca yıl Batı ekseninde kendimize bir yer edinerek bu tehdidi ebediyyen ortadan kaldırdık sanıyorduk. Güney'den, Doğu'dan ve içeriden gelecek tehditlere yoğunlaşmıştık. 

Küresel ölçekte terör ve başka tehditler konusunda Batılı müttefiklerimizle ortak hareket ediyorduk. Daha önce yaşadığımız ABD destekli darbeler, Türkiye'yi Batı ekseninde tutmaya dönüktü. Bu müdahalelerin oluşturduğu tehdit de, tartışma biçimi de bugünkü yaşadıklarımızdan çok farklıydı. Atlantik İttifakı'nın merkez ülkelerinden biriydik, askeri kanadının ağırlık noktalarından birinioluşturuyorduk. 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türk devletleri KKTC’yi sattı mı? “Orta Koridor’u kim sabote ediyor? İsrail, Atina’yı ve CHP’yi Türkiye ile savaşa soktu. EGE’deki adalar bir haftada el değiştirir! 18 Nisan 2025 | 5.790 Okunma İsrail’i “güçle” terbiye etme zamanı gelmişken, Gazze’yi boşaltıp İsrail’i kurtarmaya mı çalışalım! Buna “hicret” mi diyelim! Bu haliyle hicret haramdır! İngiltere için, ABD için, İsrail için “cihad” edenleri de gördük biz! 15 Nisan 2025 | 2.726 Okunma Beş yüz yıllık Batı düzeni bitti. ABD-Çin savaşı son sahne olur. Türkiye’nin kanatları geniş: Bir ucu Asya, bir ucu Afrika. O “Süper Kuşak” kurulacak. Tam bu sırada: CHP “iç isyan” başlattı. PKK gibi tasfiye edilecek. Türkiye durdurulamaz! 11 Nisan 2025 | 2.041 Okunma Artık Türk-İsrail savaşı kaçınılmaz. Doğrudan askeri karşılık görecek. Batı gücü parçalandı, Türkiye İsrail’in sınırlarına yerleşecek. Bizim haritamızda yeri yok! Türkiye’nin önünde diz çökecek. 08 Nisan 2025 | 4.700 Okunma Türkiye İsrail’i boykot etti, CHP Türkiye’yi boykot etti. Milletin sabrını zorluyorsunuz. Aslında siz iç savaş istiyorsunuz. CHP artık siyasi parti değildir, Türkiye ile savaşan örgüttür. Bir iç tehdittir! “İç işgalci”dir! Enkaz altında kalacaksın Özgür! 27 Mart 2025 | 1.757 Okunma