Türkiye'ye siyaset üzerinden, medya üzerinden,
sermaye üzerinden ve terör üzerinden müthiş bir
tuzak kuruldu. Görünüşte AK Parti'yi iktidardan
uzaklaştırmaya dönük bu tuzağın arkasında,
Türkiye'nin büyük dönüşümünü engelleme, bu dönüşümün
öncülerini tasfiye etme, eski iktidar yapılarını tekrar ayağa
kaldırma ve ülkeyi yeniden dar bir alana sıkıştırıp,
kolay yönetilebilir hale getirme hesabı vardı.
“Kısa devre iktidar” planları yapılıyordu. Bu
yüzden de geniş bir cephe inşa edildi. Geleneksel
muhalefet, eskinin iktidar kurucu sermaye çevresi, onların
kontrolündeki medya organları,
Türkiye'nin zaaf alanlarından güç
devşiren örgütler ve son olarak daterör
saldırıları bu cephenin unsurları haline
getirildi. Meşru siyasetle terör saldırılarını aynı
torbaya yerleştiren oyun kuruldu. Bu çarpıklık,
bu akılalmaz ortaklık medya üzerinden
servis edildi ve aklandı.
Akılalmaz bir ortaklık örneği
Eskinin darbecilerini, hükümet kurup yıkanlarını, daha yeninin
devlet iktidarını ele geçirmek için bir çok ülke
istihbaratıyla ortakhareket edenlerini
ve terör örgütlerini böylesine
yakınlaştıran bir proje örneği Türkiye'nin siyasi tarihinde hiç
olmadı.