İbrahim Karagül Yeni Şafak Gazetesi

Yerlileşme dalgası ilk “Muhafazakâr Muhalefet”i vuracaktır. O ‘aklı’ küçümsemeyin!

Önümüzdeki dönemin en büyük riski “açığa düşmek”tir. Kişiler, kurumlar, şirketler, sivil örgütler, cemaatler, siyasi hareketler dünyadaki genel eğilimi, Türkiye’nin büyük...

18 Temmuz 2018 | 1.003 okunma

Önümüzdeki dönemin en büyük riski “açığa düşmek”tir. Kişiler, kurumlar, şirketler, sivil örgütler, cemaatler, siyasi hareketler dünyadaki genel eğilimi, Türkiye’nin büyük dönüşümünü doğru okuyamaz, nereden gelip nereye doğru gittiğini kavrayamaz, önümüzdeki yıllarda çok daha hızlanacak bu değişime yatırım yapamazsa “açığa düşecek”, iddialarını kaybedecek, bazıları siyasi ve ideolojik tezlerini yitirecektir.

Çok güçlü yapıların eridiğini, akıllıca hareket eden kişi ve çevrelerin büyük güce dönüştüğünü, bu anlamda dramatik değişimlerin yaşandığını görebiliriz. Çok güçlü kişiliklerin unutulduğunu, büyük şirketlerin zayıflayıp dağıldığını, yeni aktörlerin öne çıktığını, bugün küçümsenen bazı yapı ve çevrelerin merkeze kaydığını, Türkiye’nin geleneksel iktidar alanında önemli yer tutanların o dairenin dışına itildiğini görebiliriz. Çünkü bu dönemde “açığa düşme”nin sonucu erimek, yanlış hesapların içine düşüp zayıflamak ve kaybolmaktır.

Geleneksel siyasi tezler de medya refleksi de çökmüştür

Bunun çok örneklerini göreceğiz. Bugüne kadar görmediğimiz hızda değişikliklere tanık olacağız. Türkiye’de geleneksel siyasi tezler çökmüş, siyasi dil eskimiştir ve iktidar alanında da toplumsal alanda da karşılığı kalmamıştır. Marjinal siyasi kimlikler dışında bu geleneksel alan dağılmıştır. Siyasi çevreler ya da partiler, yen bir dil geliştiremedikleri ölçüde toplumsal zemin kaybı yaşayacaklardır. 24 Haziran seçimlerinin en önemli sonucu budur.

Türkiye’de geleneksel medya refleksi çökmüştür. Kullanılan dil de, siyasi duruş da tükenmiştir. Medya’nın devlet ve toplumla ilişkisi boşa çıkmış, eskinin medya guruları unutulmuştur. Çünkü hiçbir karşılıkları kalmamıştır. Çünkü devletin ve toplumun genel eğilimine, yükselen o dalgaya uyum sağlayamamışlardır, okuyamamış, kendilerini yeniden kuramamışlardır. Medyadaki yerlileşme ve millileşme bir süre sonra kendi değerlerini, entelektüel ürünlerini öne çıkarmaya başlayacaktır.

Herkesin bunları kişisel, kurumsal, ekonomik ya da kültürel açılardan değerlendirmesi, durduğu veya duracağı yeri buna göre biçimlendirmesi gerekiyor. Türkiye’yi bu büyük dönüşüme taşıyan bazı çevre ve kurumlar için de bir “açığa düşme” riski çok aleni biçimde mevcuttur.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İsrail’i “güçle” terbiye etme zamanı gelmişken, Gazze’yi boşaltıp İsrail’i kurtarmaya mı çalışalım! Buna “hicret” mi diyelim! Bu haliyle hicret haramdır! İngiltere için, ABD için, İsrail için “cihad” edenleri de gördük biz! 15 Nisan 2025 | 1 Okunma Beş yüz yıllık Batı düzeni bitti. ABD-Çin savaşı son sahne olur. Türkiye’nin kanatları geniş: Bir ucu Asya, bir ucu Afrika. O “Süper Kuşak” kurulacak. Tam bu sırada: CHP “iç isyan” başlattı. PKK gibi tasfiye edilecek. Türkiye durdurulamaz! 11 Nisan 2025 | 2.020 Okunma Artık Türk-İsrail savaşı kaçınılmaz. Doğrudan askeri karşılık görecek. Batı gücü parçalandı, Türkiye İsrail’in sınırlarına yerleşecek. Bizim haritamızda yeri yok! Türkiye’nin önünde diz çökecek. 08 Nisan 2025 | 4.684 Okunma Türkiye İsrail’i boykot etti, CHP Türkiye’yi boykot etti. Milletin sabrını zorluyorsunuz. Aslında siz iç savaş istiyorsunuz. CHP artık siyasi parti değildir, Türkiye ile savaşan örgüttür. Bir iç tehdittir! “İç işgalci”dir! Enkaz altında kalacaksın Özgür! 27 Mart 2025 | 1.746 Okunma Görgüsüz, cahil, kibirli, aç gözlü.. Ekrem’in suç imparatorluğu çöktü. Ama CHP iç tehdit haline geldi. “İç operasyon karargâhı” oldu. ABD, Avrupa desteği yok. Birer birer devrilecekler... CHP’deki panik bundan. 25 Mart 2025 | 3.811 Okunma