Biz bu işi başardık.
Haçlı Savaşları'ndan, Moğol istilasından Birinci Dünya Savaşı'ndan
sonraki dördüncü büyük şok dalgasına, en ağır saldırıya, ülkemizi
yok etmeye ayarlı küresel müdahaleye, içeriden işgale, bünyemizdeki
vatan hainlerine, iç savaş senaryosuna, bizi bin yıl sonra
Anadolu'dan çıkarmaya ayarlı alçakça planlara karşı yeniden
dirilişi, meydan okumayı, bütün dünyaya; “Biz buradayız, kıyamete
kadar da burada olacağız” demeyi başardık.
15 Temmuz gecesi, bir nefes bile tereddüt etmeden kurşunlara,
tanklara, helikopterlere kendini siper eden şehitlerimizle
başardık.
“Ah o gece ben niye orada değildim”
Şehit olamamışlarımızla, gazilerimizle, abdest alıp evlerinden
fırlayan gençlerimizle, yaşlılarımızla, kadınlarımızla, üzerinde
bin yıllık ağır yükünü taşıyan insanlarımızla başardık.
“O gece niye ben de orada değildim” diye hayıflananlarla, günlerdir
ülkenin bütün meydanlarında vatan nöbeti tutanlarla, bu nöbeti bir
İstiklal Direnişi kavrayışıyla yapanlarla başardık.
Erdoğan, çelik irade, tarih yazan yürek
Küresel statükonun, Türkiye'yi çözmek için öncelikli hedef seçtiği,
yok etmeye çalıştığı Cumhurbaşkanı Erdoğan'la, Ankara'daki çelik
iradeyle, İstanbul'daki tarih yazan yürekle başardık.
Sadece Anadolu'yu değil, bütün coğrafyayı kurtarmaya, sadece
İstanbul'u değil, sayısız imparatorluklara tanık olan kadim
şehirlerimizi korumaya ayarlı o derin akılla başardık.
On milyonlarca kalbi, milyonlarca sesi tek bir cümlede buluşturmayı
bilerek başardık: Yüz yıl sonra Büyük Türkiye için, yeni kuruluş
için ahitleştik.
Ezanlarla, selalarla bir yemin ettik biz..
Ezanlarımızla, selalarımızla, şiirlerimizle, türkülerimizle,
destansı direniş hikayelerimizle kendimize, ülkemize bir yol
çizdik, büyük yürüyüşe devam etme kararı aldık.
Hangi terör örgütü gelirse gelsin, hangi ihanet şebekesine görev
verilirse verilsin, hangi işgal planları uygulanırsa uygulansın o
büyük yürüyüşü tamamlamaya yemin ederek başardık.
Ezberlerini bozduk. Oyunlarını boşa çıkardık. Bizi parçalamaya
gelenler arkalarına bile bakmadan kaçarken bizler omuz omuza, yürek
yüreğe tek bir ülke olduk, vatan olduk.
Bütün yokoluş senaryolarını başlarına geçirdik.
Artık her fert direnişçi, her ev savunma hattı