İbrahim Kiras Karar Gazetesi

AK Parti’yi eleştirmenin dayanılmaz...

2002’den bu yana kesintisiz devam eden AK Parti iktidarları döneminde bazı aydınlar demokratikleşme, rasyonel ekonomi yönetimi, insan hakları, inanç özgürlüğü gibi konulardaki olumlu buldukları icraata destek verdi. ...

22 Kasım 2018 | 5.413 okunma

2002’den bu yana kesintisiz devam eden AK Parti iktidarları döneminde bazı aydınlar demokratikleşme, rasyonel ekonomi yönetimi, insan hakları, inanç özgürlüğü gibi konulardaki olumlu buldukları icraata destek verdi. Sonradan bu alanlarda sapmalar, geriye gidişler, yanlış tercihler, kötü yönetim kendini gösterince eleştirilerini ve uyarılarını -seslerini giderek yükselterek- dile getirdiler ama yine de “bütün bunlar sizin vaktiyle iktidara verdiğiniz destek yüzünden” suçlamasıyla karşılaşmaktan kurtulamadılar. Bu suçlamayı yapanlar ise -bir okurumuz hatırlattı- o günlerde Erdoğan’ın Rum, Gül’ün Ermeni olduğunu anlatıyorlardı. Başbakanın ve bakanların eşlerinin kıyafetleriyle uğraşıyorlardı… İktidar partisine karşı açılan kapatma davasından medet umuyorlardı. Cumhuriyet mitinglerinde “Ordu Göreve” pankartları taşıyorlardı… Özetle dindar/muhafazakâr kitlenin AK Parti etrafında kenetlenmesi için ellerinden geleni (!) yapıyorlardı. Bugünlerde “geçmişte iktidara destek vermiş olanlar şimdi iktidarı eleştiremezler” diye suçlu ilan edilip -nedense- sesleri kesilmek istenenler ise bir taraftan bu haksız hukuksuz saldırılara karşı çıktılar ve özellikle demokratikleşme ihtiyacı doğrultusunda gündeme gelen reform hamlelerine destek verdiler, diğer taraftan ise iktidar kadrolarını gerektiğinde eleştirmekten ve uyarmaktan geri durmadılar. Bu noktadan itibaren kendi adıma konuşacağım. Çünkü şu veya bu hükümetin icraatını destekleyen veya eleştiren aydınların hepsini aynı tornadan çıkmış gibi düşünmek hem yanıltıcı olabilir hem de haksızlık doğurabilir. Farklı konularda doğal olarak kişisel tutumlar ve görüşler farklılaşabiliyor. Sözgelimi AK Parti iktidarlarının Kürt sorununa yönelik “çözüm” girişimlerine ben -çoğu arkadaşımın aksine- biraz mesafeli durdum.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
‘Farklı görüşte olmak’la ‘düşman olma’nın sınırı 21 Kasım 2024 | 191 Okunma Kleopatra’nın burnu daha kısa olsaydı 16 Kasım 2024 | 148 Okunma Erdoğan nasıl aday olacak 12 Kasım 2024 | 487 Okunma Bahçeli, Erdoğan’ın taşlarıyla mı satranç oynuyor? 07 Kasım 2024 | 1.389 Okunma Yanıltıcı bilgileri alenen yaymak 05 Kasım 2024 | 158 Okunma