Salı günü bu sütunda çıkan bir önceki yazıda millet İttifak içindeki sağ partilerin seçimde AK Parti ve MHP tabanlarından kayda değer miktarda oy çekemediğini hatırlatıp “Bu cephedeki hatalar, kusurlar, yetersizlikler konuşulmadan muhalefetin seçimdeki başarısızlığını değerlendiremeyiz. CHP yönetiminin yanlışları kadar Masa’daki ortaklarının zaafları da analiz edilmeli” demiştim.
Mamafih şunu kimse gözden kaçırmamalı: Kılıçdaroğlu veya CHP sağ partilerle ittifak yaptı diye seçimi kaybetmiş değil. Bilakis sağ partilerle ittifak yaptığı için seçim kazanma potasına girebildi. Bunun da kendi başına bir başarı sayılması gerektiği açık. Tabii, yüzde 48’i temin eden dinamiklerin muhafazası ve geliştirilmesi doğrultusunda bir siyaset benimsenirse, ulaşılan bu başarı çıtasının anlamı olur. Bunun yerine seçimdeki başarısızlığa günah keçisi arama yolu tercih edilirse onca çabanın üzerine bir bardak soğuk su içilir, konu kapanır.
Seçim sonrasında muhalif kesimin genelinde sergilenen tutumu üzüm yemeye yönelik bir çaba olarak görmek zor.
Seçime CHP çatısı altında giren dört partinin çıkardığı milletvekili sayısıyla ilgili tartışma bağlamında “Getirdiklerinden...