Kılıçdaroğlu’nun ilk olarak KARAR-TV’de yaptığı “Muhafazakarlarla helalleşmeliyiz” çıkışı üzerine başlayan tartışma görülen o ki muhafazakâr kesimden ziyade sol-seküler kesimde yankı buldu.
Her ne kadar CHP liderinin bu yolda ısrarla devam ettirdiği açıklamaları Cumhuriyet, Sözcü gibi gazetelerde yer bulmamış olsa da konu hakkındaki tartışmayı sürdürenler, daha doğrusu bu açılım girişimine itiraz edenler, ekseriyetle sol kesimin aydınları.
Mevcut siyasi iktidarın sözcüleri ve yine iktidarı destekleyen kalemler de şiddetle eleştiriyor bu çıkışı tabii ama CHP tabanı adına söz söyleme iddiasındaki belirli bir zümrenin tepkisi -veya direnişi- daha manidar olsa gerek. Çünkü iktidar kanadı dindar/muhafazakâr seçmen tabanının ayartılma çabası olarak görüyor söz konusu girişimi. Bunu etkisizleştirmek istemeleri de anlaşılır bir durum. Ne var ki diğer kesimin itirazı ana muhalefet partisi yönetiminin uzunca bir süredir devam ettirdiği -ve özellikle yerel seçimde önemli bir başarı sağlamış olan- siyasi stratejisi bakımından anlaşılır bir tutum değil.