AK Parti lideri Erdoğan’ın “yerli ve milli” dediği İYİ Parti’yi bir kere daha Cumhur İttifakına çağırmasının gerçek bir çağrı olduğunu zanneden pek yoktur herhalde. Tartışma götürmez siyasi yeteneği ve tecrübesi itibarıyla Erdoğan tabii ki biliyor Akşener’in masadan asla kalkmayacağını. Biliyor bilmesine de “Hadi kalk gel, sen yerli ve millisin” diyerek Masa’da varolduğu düşünülen anlaşmazlıkların karşılıklı kuşkuya ve güvensizliğe dönüşmesi hesabına yönelik maliyetsiz bir hamle yapıyor.
Ancak bu sıralarda birçok hamleyi bir arada yapıyor Erdoğan. Akşener’e “Altılı Masadan ayrıl, bize gel” dediği röportajda Ahmet Kaya’nın kabrini Türkiye’ye getirme “açılımı” da yaptı mesela. Bu da herhalde “Kürt seçmene jest” paketi içinde bir madde.
Türkiye artık seçim sathı mailinin içinde. Bu bakımdan siyaset sahnesindeki her hamle seçimle ilgili olarak değerlendirilmek durumunda. Sözgelimi AK Parti heyetinin HDP’ye ziyareti sandık hesaplarından bağımsız bir girişim olarak görülemezdi ve görülmedi. Kimi AK Parti yöneticileri ve milletvekilleri tarafından söz konusu süreçte dile getirilen...