Başlıktaki soru şöyle de sorulabilir: “Ekonomi özünde teknik bir hadise olduğuna göre siyasi görüşlerle veya ideolojilerle ilgisi olmamalıdır” fikri ne kadar isabetli ve ne kadar ciddiye alınmalı? Bana sorarsanız, ekonomiyi teknik boyutuna indirgemek ve sosyal boyutunu ihmal etmek yanlış. Bu konudaki ideolojik yaklaşımlarda yapılan en büyük yanlış ekonominin tek boyutlu bir süreç sayılması. Hem bir dünya görüşünün modelleştirdiği toplum idealine uygun ve şablon şeklinde bir ekonomi sistemi önermekteki ısrarı hem de toplumsal bir hadiseyi toplumsal şartların ve insan duygu ve düşüncelerinin hesaba katılmadığı bir bilgisayar işlemi gibi görmek isteyenlerin bakışı sağlıklı değil. Ekonomik işleyişin bir teknik boyutunun olduğu, bu faaliyet sahasının da sebep-sonuç ilişkilerine bağlı yasaları olduğu unutulmadan üretim faaliyetinin bir dünya görüşü ve ahlaktan bağımsız olamayacağını görmek gerekir. Yani ifrat ve tefrite düşmeden meseleyi anlamak gerekir.
***
Türkiye’deki ideolojik kampların ekonomik yaklaşımlarına bakacak olursak… Sosyalizmin ekonomi görüşünün ne olduğu belli. Liberallerin ekonomi görüşü de malum. İslamcılar, milliyetçiler ve Atatürkçüler için ise aynı şeyi söylemek zor.