Özdemir Asaf’ın herkesçe bilinen dizeleri basit bir gerçeğin ifadesi: “Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu / Birinciliği beyaza verdiler.” Benzer şekilde Türkiye’de de otokrasi ile birlikte kurumların devre dışı kalması, liyakatın yerini sadakatin alması, siyasi çıkarların milli çıkarların önüne geçmesi sonucunda her alanda bozulma ve kirlenme var. Ama insanlar en çok beyazın kirlendiğini fark ettikleri gibi kötü yönetimin de en fazla ekonomideki yansımasını görüyorlar. Söz gelimi eğitim, sağlık, tarım vs gibi alanlardaki politikasızlığın sonuçları doğrudan anlaşılmıyor.
Dış politika da öyle. Milli çıkarların korunmasını amaç edinmesi gereken dış politika makinası bunun yerine başka amaçlarla manipüle edildiği ve özellikle iç politikaya meze yapıldığı için hem bugünün hem de yarınların kaybı söz konusu burada. Ne var ki dış politikanın iç politikada kullanılması demek milli duygularımızın okşanması demek. Onun için bu alanda yapılan yanlışlara itiraz etmek pazardaki manavdaki ürünlere gelen zamlara veya elektrik ve doğalgaz faturalarına isyan etmek kadar kolay değil.
Ama hamasetin de bir kullanım süresi var. Biliyorsunuz, bizim hükümet İsrail, BAE, Mısır gibi...