Ülke yönetiminde uzunca bir zamandır işler iyi gitmiyor maalesef. Ekonomide, dış politikada, eğitimde, sağlıkta… Her alanda neredeyse her şey giderek daha kötüye gidiyor. Sorunlar çözülemiyor, aksine yeni sorunlar üretiliyor. Dolayısıyla iktidar partilerinin oyları doğal olarak giderek eriyor. Bu tabloya bakarak “Bugünkü iktidarın önümüzdeki seçimi kazanma şansının kalmadığına” ilişkin yaygın görüşü ben de paylaşıyorum ve son zamanlarda bu tespiti yeri geldikçe tekrarlıyorum. Ancak her seferinde “Muhalefet cephesi çok büyük bir hata yapmazsa” kaydını düşerek.
İktidar cephesinde “her şeye rağmen” muhafaza edilen iyimserlik de büyük ölçüde böylesi büyük bir hatanın er ya da geç işleneceği beklentisine dayanıyor zaten. Altılı masada liderler seviyesinde tesis edilen uyumun parti teşkilatlarına ve tabana doğru gidildikçe zayıflayıp bir noktada kopacağı öngörüsü iktidarın ümitlerini ayakta tutuyor.
Haddizatında kötü yönetimin yol açtığı enflasyon, zamlar, geçim sıkıntısı gibi sorunların en üst perdeden sürdürülen “kimlik siyaseti” karşısında beklendiği ölçüde etkili görünmüyor olması bu ümitleri...