16 Nisan’daki referandumun sandık sonuçları analiz edildiğinde ortaya çıkan net bir olgu vardı: Evet cephesinin destekçisi partilerin son genel seçime göre oy oranları yüzde 65 civarında olduğu halde anayasa değişikliğine kabul oyu verenlerin oranı yüzde ellinin biraz üstündeydi. Ayrıntılı analizler gösteriyordu ki AK Parti tabanında tıpkı 7 Haziran seçimlerinde olduğu gibi ciddi miktarda bir fire gerçekleşmiş; ancak MHP ve HDP tabanlarından gelen destekle referandum zar zor geçirilebilmişti.
Bu noktada parantez içinde şunu da söylemek lazım: Hem MHP tabanından hem de HDP tabanından oy geçişi sağlayabilmek ciddi bir imkân ve önemli bir başarı. AK Parti yönetimi bu potansiyelini iyi değerlendirmek durumunda. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde atılacak adımların bu hassas dengeyi bozmaması gerekiyor. Çünkü artık yeni sistemde iktidar yüzde ellinin üzerinde oy almayı zorunlu kılıyor. Yani AK Parti ve Erdoğan için çıta artık eskisinden daha yüksekte ve bunun için riske girmek çok daha zor.