Biliyorsunuz, Türkiye’de siyasi partilerin, özellikle de sağ partilerin toplumdaki karşılığı başında bulunan lidere endekslidir. Dolayısıyla İYİ Parti kim ne derse desin her şeyden önce “Meral Akşener’in partisi”dir. Bu bakımdan Akşener’in başında olmadığı bir İYİ Parti’nin artık bambaşka bir yapı haline geleceği muhakkak.
Demek ki başlıktaki soruya cevap verebilmek için Meral Hanım’ın ayrılma kararını geri alması yönündeki taleplere vereceği cevabın netleşmesi lazım öncelikle. Ancak daha kuruluş aşaması itibarıyla partinin toplumda popülaritesi olan Akşener’in kimliği ve kişiliği üzerine yapılandırılarak yola çıkıldığını unutmamak lazım. Yani Meral Hanım’ın partisini bu saatten sonra söz gelimi Ahmet Bey’in partisi yapmak pek mümkün değil. Sonuç olarak liderinin ayrılması durumunda, daha doğrusu ayrılma kararını geri almaması durumunda, İYİ Parti’nin Türk siyasi hayatında bir geleceği olabileceğini düşünmek iyimserlik olur.
***
Mamafih bugünkü şartlarda Meral Hanım’ın “devam” kararı alması durumunda da partiyi çok parlak bir geleceğin beklediğini söyleyemeyiz… Ama süvarisinin kim olacağı belli olmayan bir atın nasıl koşacağını kestirmek hiç değilse siyaset yarışında imkansız.
Bir fikir, bir misyon partisi olarak yapılanma opsiyonu işin başında devre dışı bırakılmasaydı belki… Çünkü “MHP’nin yenilikçileri” konumundaki bir kadronun eski partilerini yenileme girişimleri başarısız olup, üstüne üstlük artık bu parti içinde siyaset yapma imkanını da kaybetmeleri üzerine doğmuştu İYİ Parti. Ancak ortaya çıkan, başta söylendiği üzere “MHP’nin daha demokrat, daha vizyoner, toplumsal yeniliklere daha açık bir versiyonu” olmadı.