CUMARTESİ YAZILARI
Satranç Avrupa’ya 9. yüzyılda Endülüs üzerinden geliyor. Feodal sistemin teşekkül devrinde. Bu oyunu kendi kültürlerine uyarlayarak benimsiyor Avrupalılar. Tam da burada Avrupa kültürünün farklılıklarının okunabileceği bir zemin haline geliyor satranç tahtası.
Murray’in anıt eseri “A History of Chess”inde ayrıntılı biçimde anlattığı üzere, başlangıçta farklı ülkelerde ufak tefek farklılıklarla adaptasyonu yapılan oyun karakterleri ortaçağın sonuna gelmeden Avrupa’nın tamamında neredeyse standart bir kimlik ediniyorlar. (H. J. R. Murray, A History of Chess, Oxford Clarendon Press)
Şah oyunun adında (İng. chess, Fr. échecs, Alm. schach) yaşamaya devam etse de yeni adı kral (king, roi, könig) oluyor ki bu gayet düz bir tercüme. Ama oyundaki en güçlü ve ikinci en önemli figür olan “vezir” yerine “kraliçe” adlandırmasının tercihi dikkat çekici. Avrupa siyasi kültüründe vezirin yeri yok. Yani Doğuda “hükümdarın hem yardımcısı hem danışmanı hem de bürokrasinin patronu” olarak anlaşılan siyasi/idari makam Batıda mevcut değil. (Satranç oyunundakine benzer bir...