Batı dünyası, yahudi sorununu İslâm coğrafyasına ihraç etmiştir. Bu tarihten itibaren Müslümanlar'ın enerjisi büyük ölçüde buraya gitmiştir. Özgüvenler sarsılmış veya yıkılmıştır.
Yahudiler'in işgal ettiği bölgenin tamamına, en başından beri 'Filistin toprakları' diyoruz. Tarihî hakikat budur. Mevcut durumu tanımadık, tanımıyoruz.
İsmail Kılıçarslan dün yazdı. Biz de daha evvel yazmıştık. Şurada hata yapıyoruz: Siyonizm denilen şeyin yahudilerle ilgisi yokmuş gibi konuşuyor, yazıyoruz. Bu tavrımız onlara geniş bir manevra sahası ve serbestlik sağlıyor. Basit bir soru: Siyonizm nedir ve mensupları kimlerdir?
İsrailli işgalciler, 2008 yılında Gazze’ye tüm güçleriyle saldırı düzenlemişti. Çocuk ve kadın demeden binbeşyüze yakın Filistinli kardeşimizi şehit ettiler. Mezarlıkları ve hastaneleri dahi bombaladılar. Yasaklı silahları kullandılar. Aynı günlerde İsrail’de bir anket yapıldı. Yahudiler'in tamamına yakını bu katliamı destekliyordu. Çocuklarını da kendileri gibi yetiştiriyorlar. Hatırlarsanız, Gazze’ye bakan tepelere çıkıp ailece ve neşeli bir şekilde bu mezalimi seyretmişlerdi. Hiç unutmuyorum. Müslümanların karşısında işte böyle bir hastalık, kötülük ve utanmazlık var.
Siyonistlerin kanlı tarihleri, karanlık gelecekleri olacak inşallah. “Arkasına saklanacak ağaç bile bulamayacaklar.” Müslüman denizinde boğulup gidecekler. Vaktiyle Filistin, Lübnan ve Suriye sahillerinde kurulan Haçlı devletçiklerine benzeyecek sonları.
***