Ahmet Murat, dünyanın ve insanın yoruculuğuna karşı kalbimizi onaran eserler vermeye devam ediyor. Son kitabı denemelerden oluşuyor: Belki de Üzülmeliyiz. (Profil Yayınları)
Vaktiyle İsmet Özel Kitabı’nın editörlüğünü yapmıştım. Yayınevi adına yazdığım sunuş yazısı şöyle başlıyordu: “İsmet Özel, günümüzün önemli şair ve düşünürlerinden biridir.” Bunu okuyan İsmet Bey şunu söylemişti bana: “Her başarılı şair, aynı zamanda iyi bir düşünürdür. Ayrıca belirtmeye gerek yoktur.” Ahmet Murat’ın denemelerini okurken işte bu sözü / dersi hatırladım.
Yazı kelimesi, kader ve talih anlamına da gelir. Yazmak, bir zaman sonra insanın kaderi olabiliyor. Uzun soluklu edebiyatçılarda gördüğümüz hep budur.
YAŞADIĞIMIZ HAYATA BAKMAK
Hız ve haz çağında yaşıyoruz. Ahmet Murat, biraz durmayı, nefes almayı ve etrafımıza bakmayı teklif ediyor. Ölçülü davranmayı öneriyor.
Ahmet Murat’ın yazıları geçmişe özlem değil, gidişata esaslı bir itirazdır. İnsan kumaşımıza kendi elimizle verdiğimiz zararı dert ediniyor. Neyi kaybettiğimizi veya kaybetmek üzere olduğumuzu hatırlatıyor: “Dikkatimin yitip gitmekte olan, sönmekte olan, ölmekte olana yönelik olduğunu görüyorum.” (Sayfa 61)