Bir yıldan sonra geriye dönüp, 15 Temmuz gününde olup bitenlere daha serinkanlı ve daha sonuç alıcı gözlerle baktığımızda; karşımıza ilk çıkan olgu, halkın devlet adına, "aracı kullanmadan" doğrudan, demokrasiyi ve milli iradeyi sahiplenme girişimidir. Bu girişim bir hissiyat, bir duygu seli ya da duygu tepkisi değil, bütünüyle kendi hayatını demokrasi ile birlikte koruma ve geliştirme eğilimidir. Özgür iradenin büyük bir arzu ve en yüksek ahlaki erdemi ile tecelli etmesidir.
15 Temmuz’da bu halk büyük şair Mehmet Akif Ersoy’un şu dizelerine yeniden hayat vermiştir. "Ben hür doğdum, hür yaşarım, hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım". 15 Temmuz bir daha göstermiştir ki "hür olmak" bu halkın bilinç katmanlarından biridir. Hür olmak değer