Yanlış anlaşıldım! Bu söz; sıyırmanın, bir uçtan öbür uca
salınmanın ifadesidir. Herkes, ne söylendiği, ne yazılıp
çizildiğinin farkındadır da, o lafı söyleyen ya da yazan, kendi
sözünü yalanlamaktadır.
Örneğin, “Bana suikast hazırlığı içindeydiler” diye bas
bas bağırmış bir insan, yıllar sonra
kendisini “kullanılmışlık”la ya da “ahmaklık”la suçlarsa,
geçmişte yalan söylediğini kabul etmiş olur.
Ama o yalan üzerine, casusluk cemaati Türkiye’nin “kozmik
odası”na sokulmuşsa, o odadan neler çıkarıldığı ve kimlere
verildiği belli değilse, yine o yalan üzerine ordunun bir birimi
kapatılmışsa, o odaya girmesine olanak verilen cemaatçi de bugün
soruşturuluyorsa, o yalanı söyleme “ahmaklığı”nı
yapanın “ahmaklık”la suçlanması yetmez!
Hukuk devletinde ahmaklık suç değildir; ama ordunun yurtsever, laik
kadrolarının tasfiye edilmesi amacı için casusluğa, hainliğe göz
yummak suçtur. O suçu işleyen ya da o suça ortak olan
yargılanır.
Diğer yandan, yobazlık üzerine kurgulanmış bir casusluk cemaatinin
cuntası apaçık belliyken “Türkiye’de ordu genellikle laiklik
için darbe yapar” benzeri bir düşünceyi açıklayarak kamuoyunu
yanlış bilgilendirmeye kalkışmak da yalnızca bir ahmaklık olarak
değerlendirilemez.
Ortada bir yalan vardır ve yalanı yalanla örtmek olanaksızdır.
Katmerli yalancılığın toplum önünde sergilenmesi gerekir.
Maaş
CIA ajanlarının himmetiyle ABD’ye sığınmış
olan Fethullah Gülen’in emekli maaşını
kesmişler.
Yazık olmuş, emekli vaize. 1
2 Eylül faşizmi döneminde, fidan gibi çocukların işkencelerde
çığlıklandığı günlerde, Fethullah Gülen, hakkında gıyabi tutuklama
kararı bulunurken bile emekli maaşı alıyordu!
Ak devrimin kahramanı
Kozmik odaya, “Bülent Arınç’a suikast
girişimi yapıldığı” uydurması ile girilmişti. Giren
de, Fethullah Gülen’i “laiklik karşıtı
faaliyet” nedeniyle “anayasal düzeni
değiştirme” suçlamasıyla yargılandığı davada beraat ettiren
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin
üyesi Kadir Kayan’dı.