‘Demirel’in damadı" olarak bilinen CHP'den milletvekili yapılmış
İlhan Kesici, Saray'a çıktı ve "Cumhuriyetimizin
3. dönemi’ni kutladı.
Aslına bakarsanız, bizim anladığımız anlamda "bağımsız Cumhuriyet"
aşağı yukarı 1945'ten beri yok.
Ondan sonrası için hep "demokrasi" derler, ama hiç ilgisi yoktur.
Ortaçağ kalıntılarını, üretim ilişkilerini aşamamış, aydınlanmayı
yaşamasına olanak tanınmamış bir toplumun, sandık yoluyla, olmadı
gerici askeri darbeler yoluyla güdülmesidir bizim yakın tarihimizin
özeti.
"Siz isterseniz hilafeti bile getirirsiniz" diyen
Adnan Menderes döneminde de
Cumhuriyet göstermelikti, göreceydi, "Bana sağcılar suç işliyor
dedirtemezsiniz" diyen Süleyman Demirel döneminde
de, "Anayasa bir kere delinmekle bir şey olmaz" özlü sözünün sahibi
Turgut Özal döneminde de. Tansu Çiller,
Mesut Yılmaz gibi isimlerin dönemlerini anmaya bile
değmez.
1919 Amasya Genelgesi ile başlayarak kurtuluş sürecinde sürekli
yinelenen "ulusun bağımsızlığını, ulusun direnci ve kararının
kurtaracağı', Erzurum Kongresi'nde dillendirilen "ulusal gücün ve
ulusal istencin egemen kılınacağı" bir düzen, gericiliğin ve
çıkarcılığın pençesinden kurtarılamamış bu ülkede bir türlü
kökleşememiştir.
Yine aynı bildirgedeki "toprak, eğitim, adliye, maliye, ekonomi ve
diğer sorunlarda toplumsal kardeşlik ve yardımlaşmayı egemen
kılarak, halkın gereksinimlerine göre yenilikleri ve kurumlan
oluşturma" ilkesi hep ötelenmiş, itilmiş, yok sayılmıştır. O ilkeye
gönülden inanmışların başına gelmedik kalmamış, onlar iktidardan
hep uzak tutulmuşlardır.
Dolayısıyla, liboş takımın "2. Cumhuriyet" uydurması gibi, İlhan
Kesici'nin "3. Cumhuriyet" nitelemesi de boş ve temelsizdir.
Cu...