Ne rastlantı ama... ABD Genelkurmay 2. Başkanı
Orgeneral Paul Selva, 24 Kasım’da Suriye
sınırında Rus uçağının vurulduğu gün Türkiye’deydi.
Hürriyet’ten Tolga Tanış’ın yazısından
öğrendiğimize göre, Amerikan Senatosu Silahlı Hizmetler
Komitesi’nde verdiği ifadede demişti ki:
“Düşürme olayının ardından o gün öğleden sonra Türkiye’deydim.
Türkler, hava sahalarına yönelik bir ihlal yaşandığına
inanıyorlar. Ancak benim asıl vurgulayacağım, Türkiye’nin
sınırının baştan sona güvence altına alınması. IŞİD’in halen
kaçakçılık hatları olan yaklaşık 90 km’lik bir bölüm var.
Burası görece açık çünkü IŞİD sınırın Suriye tarafını kontrol
ediyor. Türkler, terör uçuş listeleri, terörist kimlik
veritabanları ve sınırı güvence altına alacak çeşitli
tekniklerle çabalarını ikiye katladılar. Bundan daha
fazlasını kapalı ya da gizli bir oturumda
tartışabiliriz.”
Rus uçağının düşürülmesinin arkasında bir bit yeniği var
mı?
Ancak bunu gizli kapaklı iş becerenler bilir.
Tıpkı Başika’ya asker göndermek gibi, Musul’a “kurtarma
harekâtı” düzenlemek gibi...
Milli Savunma Bakanı’nın Meclis’te açıkladığı gibi Irak’ın
kuzeyindeki yerel güçleri ve peşmergeleri eğitmek gibi...
Rus uçağını ne için, kimin için düşürdüğümüzü, Başika’ya neden
asker gönderdiğimizi, Musul’u kimin için kurtaracağımızı,
peşmergeleri neden ve kim için eğittiğimizi bilen varsa beri
gelsin!
Eskiden bölgenin jandarmasıydık. Şimdi sıfır numara taşeronu
olduk!
Bavulcudan postacıya