Saraycıların ve liboşların reddettiği Öğrenci Andı’nın yazarı
Reşit Galip kimdir?
Reşit Galip, Askeri Tıbbiye’de 3. sınıf öğrencisiyken öğrenimini
yarıda bırakıp Balkan Savaşı’na, ardından 1. Dünya Savaşı’nda Doğu
cephesine gönüllü yazılır.
Savaşlarda hastalandığı için evine kan tükürerek döner.
Anadolu’nun işgali sırasında arkadaşları ile birlikte yoksul ve
bitkin halka karşılıksız sağlık hizmeti verir, eğitim çalışmaları
yapar. Tavşanlı’da Yunan işgaline karşı kurulan Müdafaa-i Hukuk
örgütünün yöneticiliğini üstlenir.
1925’te milletvekili olur. Halkevleri’nden sorumlu parti
yöneticiliğine getirilir.
“Köyün muallimi, köyün hakiki lideri olacaktır. Onları ona göre
bütün vasıtalarla teçhiz edeceğiz” sözü ile Köy Enstitülerinin ilk
ışıklarını yakanlardan biridir.
Milli Eğitim Bakanlığı döneminde, köy öğretmenleri için “Sağlık
Söyleşileri” adlı bir el kitabı yazmış, köy yatılı bölge okullarını
açmış ve en önemlisi çağcıl, laik üniversite devrimini
gerçekleştirmiştir.
İşte bu yurtsever insanın onurlu, dürüst, halkçı kişiliği; bugün,
cahilliğin çakal dişlerine parçalatılmak isteniyor.
Reşit Galip’in ömrü boyunca yurda verdiği özverili hizmetlere sahip
çıkmak, ulusal olmaktan öte insancıl bir görevdir.
Boşuna uğraşmasınlar...
Reşit Galip, Türk ulusunun geçmişte olduğu gibi, gelecekte de gurur
duyduğu biricik evlatlarından olacaktır! Ensar’ın
hedefi
Kimilerinin hâlâ “Atatürkçü” sandığı bakanın
sorumluluğundaki Milli Eğitim Bakanlığı, imzaladığı protokol yargı
tarafından hukuksuz bulunmasına karşın Ensar Vakfı ile ortaklığını
büyük bir vurdumduymazlıkla sürdürüyor.
Sürdürmemesi olanaksız.
Saray’daki reisin eşi, Ensar Vakfı toplantısına katılıp demişti
ki:
“Artık yeni bir kavşaktayız. Türkiye’nin 90 yıllık enkazını
kaldırdık.”
Kaldırdıkları “enkaz” 1923’te kurulan Cumhuri...