HDP Eşbaşkanı Demirtaş’ın bir süreden beri yaptığı barış çağrıları, çeşitli sebeplerle yeterince güven telkin ediyor olmasa da, her şeye rağmen önemli ve gerekli.
7 Haziran seçimlerinde halktan altı milyon küsur oy alarak, 80 kişilik bir grupla Meclis’e giren HDP, aslında terörün sona erdirilip; huzur ve barış kurulmasında daha etkili bir rol oynayabilirdi. Hâlâ daha bu şans ortadan kalkmış değil. Ancak bunun için, her şeyden önce esaslı bir güven tesisi gerekiyor. HDP’nin tutum ve davranışlarında tutarlı, samimi ve kararlı olması şart. Aksi hâlde, Kandil veya başka bir cenahtan gelen her itiraz ve ihtarla birlikte geri adım atarsa; yaptığı barış çağrılarını cesaretle sonuna kadar sürdüremezse, kendisinden beklenen misyonu yerine getirmesi mümkün değil. Açıkça belirtelim ki, hâlihazırda HDP’nin kamuoyu nezdinde bir güven sorunu var. Bunu mutlaka aşması lazım! Bu noktada HDP yöneticileri kritik bir safhadan geçiyor. Halktan aldıkları temsil yetkisini, siyaset zemininde doğru şekilde kullanmaları, siyasi varlıklarıyla eşdeğer. Daha önce bu köşede dile getirdiğimiz hususu bir defa daha tekrarlayalım: HDP, terörün ortadan kalkması, barış ve huzurun kalıcı şekilde tesisi ve demokrasinin kökleştirilmesi yolunda, 7 Haziran seçimleriyle birlikte yakaladığı fırsatı heba ederse, belki de bir daha böyle bir şansı olmayabilir.