Dün HADEP, bugün DEM… Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi, ama benzer sürecin yaşanması kaçınılmaz gibi görünüyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: “Terörist başkan veya vekil istemiyoruz...”
Genel veya mahallî seçimlerde, DEM çizgisindeki partilerin aday tespitinde güttüğü asıl amaç nedir? Bu aday seçiminde özellikle izlenen stratejinin, dürüst siyaset yapmaya veya verimli hizmete taalluk etmediği gayet açık. Her nedense seçim mevzuatının ayrıntıları arasında engele takılmadan, seçilme yeterliliğini elde edebilen, ama sicili sabıkayla dolu, hakkında çokça davaların da derdest olduğu kişiler; sandıktan çıktıktan sonra da, izledikleri yasa dışı yolda yürümekten imtina etmiyor. Ve tabiatıyla bir yerde kanunun pençesine yakalanıyor… Görevden alınma ve yerine kayyım atanması hukuk prosedürünün bir gereğidir. Bazıları hariçten gazel okuyarak, âdeta ne yaparlarsa yapsınlar, mademki seçilmişler, o hâlde demokratik haklarını her hâlükârda sonuna kadar kullanabilmeliler diyor. Mesela yasa dışı örgütle olan iltisakı her seviyede devam ettirsinler!.. Peki, böyle midir? Fütursuzca suç...