Kudüs ve Mescid-i Aksa, İslam dünyasının kanayan büyük yarası.
İsrail devlet terörüne karşı, Mescid-i Aksa çevresinde direnmeye
çalışan Filistinliler kalleşçe, hunharca katlediliyor!..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem
Başkanı sıfatıyla; Mescid-i Aksa ve Filistinli Müslümanlara karşı
yapılan zulme karşı, bütün İslâm dünyasını derhal harekete geçmeye
davet etti. Evet, Mescid-i Aksa ve Kudüs Meselesi İslâm dünyası
için çetin bir imtihandır. Zira bu yakıcı meselede, İslâm
ülkelerinin topyekûn ortaya koyacakları veya koyamayacakları siyasi
ve ekonomik ağırlık, diplomatik maharet ve hatta askerî açıdan
baskı kurma yeteneği, sonuç itibarıyla çok belirleyici olacaktır…
İsrail’in 1967 harbinin hemen sonrasında, ilhak çalışmalarını
başlattığı Kudüs ve özellikle son yirmi yılda acımasız bir kuşatma
altında tuttuğu Mescid-i Aksa, 70 yıllık Arap – İsrail ihtilafının
nirengi noktasıdır. Merkezi Doğu Kudüs olan bir Filistin devleti
kurulmadan bu derin ihtilafın çözümü mümkün değildir. Ancak
Yahudiler için devlet kurma fikrinin ortaya atıldığı günden beri,
Kudüs üzerinde çok farklı hesapların yapılageldiğini unutmayalım.
Siyonist politikaların özü olan “Büyük İsrail” hayalinin
gerçekleşebilmesi için, Kudüs’ün kalıcı olarak Yahudilerin eline
geçmesi lazım. Dolayısıyla İsrail ve dış dünyadaki bütün
destekçileri bu hedef için çırpınıyor… Bunun altını çizelim.