Hayli tartışma ve bir o kadar da değişik yargı kararı
neticesinde, yine çok ihtilaflı biçimde, sonuçlarının ne olacağı
tam kestirilemeyen bir olağanüstü tüzük kongresi yapıldı? Peki,
bundan sonra ne olur?
Başından beri çok tuhaflıklar yaşanıyor… Ardı ardına dört kişi
ortaya çıktı. Hepsi de genel başkanlığa aday olduğunu ilan etti.
Daha ilk dakikadan itibaren çeşitli konularda birbirlerine ters
düştüler. Fakat bu çelişkiler karşılıklı suçlamalara yol açsa da,
şimdilik bir kopma getirmedi. Yapılır mı, yapılamaz mı derken,
pazar günü, Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesinin kararı
doğrultusunda, çağrı heyeti tüzük kongresini topladı. Delege
sayısının yeterliliği konusunda farklı iddialar dolaşsa da, Ankara
13. Noterliğinin tespitlerine göre, 652 (asgari rakam 595 idi) üst
kurul delegesinin imzası ulaştığı için, kongre önünde bir engel
kalmadı. Ancak bu defa divan heyetinin teşkilinde birlik
sağlanamadı. Ne var ki, daha organize biçimde kongre salonuna
geldiği anlaşılan Meral Akşener’in gösterdiği aday, başlangıçta en
çok oyu alarak, daha sonra da umumi istek üzerine oy birliğiyle
seçildi ve kongreyi yönetti… Tüzük kongresi nihayet toplandı, fakat
bu işin öncüleri arasında yine ciddi ihtilaflar baş gösterdi!
Başından beri tuhaflıklar yaşanıyor dememizin sebebi de bu…