Birkaç günde biter diye değerlendirilen Rusya-Ukrayna savaşı bir ayı geride bıraktı… Daha ne kadar süreceği de belli değil. Bugün İstanbul’da başlayacak olan müzakerelerin uzlaşma ile bitmesi herkesin temennisi!
Savaşta tarafların düşmanlarına karşı kara ve gri propaganda
silahına başvurmasından daha tabii bir şey yok!..
Karşı tarafın moralini bozmak, ümitsizliğe düşürmek ve olabildiğince savaşan unsurlarının mücadele azmini kırmak, söz konusu propagandanın temel hedefleridir. Hem sıcak çatışmanın cereyan ettiği savaş alanında hem siyasi arenada, düşmanın maneviyatını sarsmak; endişeye ve telaşa sevk etmek, dış dünyaya karşı durumunu olduğundan daha iyi ve güçlü göstermek, harbe girmiş her devletin başvuracağı yoldur. Böylece içeride ve dışarıda daha fazla destekçi ve taraftar toplamak, vaziyetin aleyhte olduğu zamanlarda dahi, durumu farklı göstererek en azından vakit kazanmak için, her türlü yanlış ve gerçek dışı bilgiyi dolaşıma sokmak, maalesef sıradan bir uygulama hâline geliyor.
Tarih boyunca savaşlarda icra edilen propagandanın çeşitleri ve etkileri, başlı başına bir bilim alanı hâline gelmiştir. Bu konuda iz bırakmış en ünlü fenomenlerden biri de şüphesiz, Hitler'in en sadık adamı, “Kamuoyunu Aydınlatma ve Propaganda Bakanı” Joseph Goebbels’dir (Göbels). 1926’larda başladığı siyasi parti kariyerinde, basamakları hızla tırmanarak (en büyük özelliği ve gücü propaganda kabiliyeti idi!); 1933’te adı geçen bakanlığa yükseldi ve 1945’e kadar bu göreve devam etti. Goebbels’in geliştirdiği ve uyguladığı propaganda metotları, daha sonraki yıllarda çok yoğun siyasi ve ilmî tartışmaların konusu oldu…