Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü konuşmasında verdiği keskin mesajlar sadece Yunanistan’la sınırlı değildi elbet… 40 dakikalık konuşmasında Miçotakis’i tam 37 defa alkışlayan Kongre ve diğer adresler de var...
Dış politika alanında sözlü ve yazılı beyanların, genellikle daha esnek ve “diplomatik nezaket” denilen bir ‘retorikle’ yapılması yerleşmiş teamüldür. Bu teamül, daha ziyade diplomatik statüde görev ifa eden hariciyeciler için belirleyici bir üsluptur. Ülkelerin üst yönetim kademelerindeki devlet adamları açısından, muhataplarının tutum ve davranışlarına göre hem retorik hem reel politik tarz olarak devreye sokulabilir tabii…
Biraz daha açarsak, diplomaside mesajlar, kibar ifade biçimiyle, ama derin ve ihatalı kavramlarla verilmeye çalışılır. Siyaset alanında ise, gerektiğinde köşeli laflar pekâlâ kullanılabilir!..
Yani lafı hiç dolandırmadan, karşı tarafa net bir şekilde, söylemek istediğinizi söyleyiverirsiniz. Çünkü hâlin icabına göre, bir reaksiyon göstermek...