İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Adi olan olay değil sizsiniz

Hem de insanlığın gördüğü en adi tiplersiniz. Öyle aşağılık bir diliniz, öyle aşağılık bir karakteriniz var ki şeytan size şapka çıkarır.Evet, senden bahsediyorum. Emani ar-Rahmun...

11 Temmuz 2017 | 385 okunma

Hem de insanlığın gördüğü en adi tiplersiniz. Öyle aşağılık bir diliniz, öyle aşağılık bir karakteriniz var ki şeytan size şapka çıkarır.

Evet, senden bahsediyorum. Emani ar-Rahmun Sakarya’da vahşice katledildiğinde ‘kadının kocası ile katillerin arasında kavga olmuş’ yazabilen o aşağılık sensin çünkü. Haberciysen defol git, Emani’nin kocası Halid’in çalıştığı tavuk kesimhanesinin patronunun verdiği imzalı beyanı oku. Bırak kavgayı, tartışma yok. Haberciysen defol git, Sakarya’da herhangi bir polis merkezine, herhangi bir karakola yansıyan herhangi bir tutanak var mı araştır. Ama hayır. Ne okursun ne de araştırırsın sen. O vahşeti ‘iki sabıkalının yaptığı adi olay’ olarak kayıtlara geçirebilmek için elinden gelen her şeyi yaparsın çünkü.

Evet, senden bahsediyorum. Katillerden birinin Emani’nin kocası Halid’e ‘karını boşa, ben evleneceğim onunla’ dediğini fantastik bir fantezi olarak geliştirebilen o aşağılık zihnin sahibi sensin çünkü. Gazeteci isen sor bakalım tanıyanlara kimmiş Halid? Peygamber Efendimiz(sav)’in soyundan gelen bu delikanlıya ‘karını boşa, ben evleneceğim onunla’ deme cesareti gösterebilecek birinin sonu ne olurmuş bir bak. Bakmazsın sen. Halid’i namus zafiyeti olan biri olarak gösterip ‘kocada da suç varmış’ cümlesini yaygınlaştırma köpekliği işine gelir çünkü. O aşağılık, o çatal dilinle meseleyi ‘bütün tarafların suçu var’ yavşaklığına ilerletmeye çalışıyorsun çünkü.

Evet, senden bahsediyorum. Sakarya’daki muhabirinizin yolladığı haber metnine ‘Suriyeli kadının güzelliği ile dikkat çektiği, komşusu Birol K’nın bu nedenle olayı gerçekleştirmiş olabileceği öğrenildi’ cümlesini ekleyebilecek sapkınlıkta olan sensin çünkü. Eğer araştırmacıysan, haberin kaynağını sorgulamak öğretildiyse sana gider Sakarya’daki DHA muhabirini bulur ve ‘senin buradan ajans merkezine gönderdiğin haber metninde bu cümle var mıydı?’ diye sorarsın. Cümle varsa bu cümlenin kaynağının kim olduğunu araştırırsın. Yoksa habere bu aşağılık cümleyi ajans merkezinde kimin nasıl ve hangi amaçla eklediğini bulursun. Ama hayır. Bunu yapmazsın sen. ‘Kadın güzelse tecavüzü hak etmiştir’ cümlesini dolaşıma sokmak işine gelir.

Şimdi seninle yüzleşelim mi? Gerçeklere tahammülün var mı?

Gerçekler şöyle: Halid, 45 gün önce Kaynarca’daki o tavuk kesim işini buluyor. O işi bulur bulmaz STK’lara gelip ‘artık benim zekâta ve yardıma ihtiyacım kalmadı, bizi listeden düşün’ diyor. Halid’in fabrikada çalıştığı sırada iki katil işten kaçıp Halid’in evine geliyorlar. Levye ile kapıyı açıp Emani’nin 10 aylık bebeğini boğuyorlar. Ardından Emani’yi ormanlık bir alana götürüp sopalarla karnına vurarak bir hafta sonra doğacak çocuğunu öldürüyorlar. Ardından da Emani’ye tecavüz edip onun da başını taşla eziyorlar.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Mustafa Kemal’in askeri değil Türkiye’nin leşkeriyiz 23 Kasım 2024 | 179 Okunma O sınırın nerede olduğunu bulsak mı? 19 Kasım 2024 | 276 Okunma Bir kapı nereye açılır? 17 Kasım 2024 | 199 Okunma Benzersizlik anlatısı ya da senden sekiz buçuk milyar daha var 16 Kasım 2024 | 1.055 Okunma Bir teklif: Türkiye’nin küresi 12 Kasım 2024 | 271 Okunma