İki yargım var. İkisi de şu ana kadar değişmedi. İki yargımın da şu andan sonra değişeceğini sanmıyorum. Birincisi şu: Mülteci ya da göçmen olmak durumunda kalan herkesin insanca yaşamaya, ekmek parasını temin için çalışmaya, dahası “uyum sağlayana” kadar desteklenmeye hakkı vardır. İkincisi de şu: Kayıt dışı çalışmak; kayıt dışı çalışmak zorunda kalan insanın değil onu kayıt dışı çalışmak zorunda bırakan irili-ufaklı sistemlerin sorunudur. Birey, kayıt dışı çalıştığı için suçlanamaz.
Bu, burada bir dursun.
Geri dönüşüm işçileri ya da daha yaygın ismiyle bildiğimiz “çekçekciler” kızılmayı değil, teşekkür edilmeyi hak eden insanlardır. Bizim değersiz bularak çöpe attığımız malzemeleri dönüşmeleri için toplayan bu insanlar hem ekmek paralarının peşindedirler hem de şu köhnemiş gezegenimizin kirlenme sorununa “çekçekleri büyüklüğünce” çare bulmaktadırlar. Dahası, belediyelerin çöp toplama işini de...