-Bi konuşalım mı?
Konuşalım tabii. İnsanların konuşarak anlaşabileceklerini, dertlerini konuşarak çözebileceklerini ve en nihayet konuşarak bir noktada uzlaşabileceklerini düşündüğün için bile olsa konuşalım. Eski, çok eski çağlardan kalma bir romantik olman bile yeter konuşmamıza.
Konuşalım tabii. Sonunda bir uzlaşma, bir final, bir anlaşma ummayacaksak kör gecelere, serin sabahlara, buhurlu kuşluklara değin konuşalım. Konuşmanın kendisinden bir şey ummayacaksak, mesele sadece konuşmak olacak, orada başlayıp orada bitecekse konuşalım.
Konuşalım tabii. Ama sen de biliyorsun ki o konuşma orada kalmayacak. Büyüyecek ve dolduracak zihnimizin bütün göğünü. Üzgünlük getirecek o konuşma. Kamyonlarla üzgünlük. Tarancı’nın kavunlarını taşıyan kamyonlar taşıyacak üzgünlüğümüzü. Ve şarkı bitecek bir noktada....