Utku Çakırözer. CHP’nin Eskişehir Milletvekili imiş. İsmine yeni muttali oldum. Daha doğrusu, kurduğu bir cümle ilgimi çekti. Biyografisinden öğrendiğimiz kadarıyla Maryland Üniversitesi’nde dijital gazetecilik eğitimi almış, Los Angeles Times ve Washington Post gazetelerinde “mesleki deneyim” kazanmış.
Çakırözer’in kurduğu cümle şu: “Amacınız asla ajan yakalamak falan değil. Gazeteciyi, eleştirel aklı, muhalefeti, kendinden olmayanı baskıyla susturmak.”
Hatırlayanlarınız olacaktır. Mayıs ayının “gerilerde kalan tartışması” olarak etki ajanlığı hakkında bir yasa düzenlemesi söz konusuydu. BBC Türkçe, o tartışmalar üzerinden bir haber kotarmış, Çakırözer de işte bu yukarıda aktardığım cümleyi kurmuş. Yasanın gazeteciyi, eleştirel aklı, muhalefeti, kendinden olmayanı susturmak istediğini buyurmuş.
Hadi o zaman şu kavramın tanımı üzerinde bir anlaşalım: “Etki ajanlığı, belirli politik hedeflere ulaşmak veya kamuoyu üzerinde belirli bir yönde etki yaratmak amacıyla kullanılan stratejiler ve taktikler bütününü ifade eder.”
Bu tanımı, konumuzla ilişkilendirerek de devam edelim ki konu dallanıp budaklanmasın. “Politik etki ajanlığı” diye bir alan da var...