Önce seninle başlayalım.
Ben 6 yıldır Yeni Şafak’ta, kurulduğu günden bu yana bütün meselesi Türkiye’nin ana omurgasına destek vermek olan bu şahane gazetede yazıyorum.
Yeri geliyor en sert sosyolojik eleştirileri tam mahallemin kalbine doğrultuyorum, yeri geliyor gündelik politikayı en sert şekilde harcıyorum, yeri geliyor Türkiye üzerine düşünüyorum…
Okurum beni bilir. Ne gizli ajandam var, ne bir çetenin üyesiyim, ne medya esnafıyım. Kalbime doğan neyse onu yazmayı, yazabilmeyi kendime vazife biliyorum.
Bir dizi “sınıf yazısı”nın doğal devamı olarak yazdığım “Muhafazakâr orta sınıf nasıl delirdi?” yazısının benzeri 15 tane falan yazımı bulup önünüze koyarım bir çırpıda.
Dolayısıyla “İslâmcı yazar daha fazla dayanamadı”, “İslâmcı yazardan tokat gibi yazı”, “Yeni Şafak yazarı sonunda patladı” falan gibi şeyler yazarsanız size ya gülümserim ya da gülerim. Gülümserim. Çünkü demek ki daha önceki yazılarımdan hiç haberiniz olmamıştır. Gülerim. Çünkü son derece basit bir numara çekerek yazımı gündelik politikaya enstrüman yapmaya çabalıyorsunuzdur.