Başlığın İsmet Özel’e ait olduğunu elbette biliyorum. Önce bunu söyleyerek başlayayım.
Akif, kendisine hem hayatında hem de ölümünden sonra bin türlü haksızlığın reva görüldüğü dev gibi bir şair.
Akif’in asıl devliği şurada: Memleket ve bütün bir İslam coğrafyası yangın yerine kesmişken o, “sırça köşk”ü, “söz sarayı”nı falan tercih etmek yerine meydan ortasını, mücadeleyi, hamleyi tercih etmiş biri. Akif yaşarken Türk edebiyatının Akif’ten daha büyük isimleri olduğunu kabul edebiliriz. Ancak canhıraş şekilde verdiğimiz İstiklal Harbi’nde ondan daha önde, ondan daha çok sorumluluk alan bir edebiyatçımız daha yok, olmamış. Evet. Yakup Kadri’si, Falih Rıfkı’sı, Yahya Kemal’i, bilmem nesi dâhil.