Benim 2023’te muhalefetin koyabileceği iki cumhurbaşkanı adayımdan birisi olan Şahan Gökbakar’ı (diğeri için bkz. Cem Yılmaz) gördünüz değil mi? “Eleştiri kültürünü haiz yerleşik bir şehirli” olan Gökbakar’ın, Nagehan Alçı meselesindeki berbat iletişim krizi ile ilgili olarak Ekrem İmamoğlu’nu eleştirmesi ile bu eleştiriden çark etmesi arasında tam 19 saat var.
“Bu neçe eleştiri kültürüdür ay balam” diyesim geldi. Diyeyim hatta: “Bu neçe eleştiri kültürüdür ay balam.”
Dahası, artık cumhurbaşkanı ya da komedyen olma şansı kalmamış bir isim, Gani Müjde, yürütemediği peynir gemisini karaya vurdurma fırsatını kaçırmadı bu iletişim krizinde. Dedi ki: “Solda biat kültürü yoktur, eleştiri kültürü vardır. Mutlaka bir açık bulunur, liderler yıpratılır ve hızlıca yok edilirler. Sağın otokratik liderleri ise eleştiriye imkân vermedikleri için yıpranmazlar. O yüzden bu ülkeyi 70 yıldır sağcılar yönetiyor. Eleştiri değil tespittir” yazdı.
“Lider değildir o, lider olsa yıpratamazsın” demedik tabii. Dahası, “biat” meselesi ile ilgili o koyu, karanlık cehaletini de vurmadık yüzüne. İncinmesin boşuna. Adamcağıza bu yaşından sonra “Biat, şarta bağlı olarak gelişen bir bağlılık biçimidir. Kurallar etrafında yapılır/verilir. Kurallar ortadan kalktığında biat da ortadan kalkmış olur” falan diye mi anlatalım? Niçin yoralım cumhurbaşkanı ya da komedyen olma ihtimali kalmamış birini?
Ne diyorduk? “İletişim krizi” diyorduk değil mi? Murat Ongun’un aşırı kabiliyetli biri olduğuna şüphe bırakmayacak şekilde ilerledi Nagehan Alçı ile ilgili iletişim krizi. Şaşırmayın lütfen. “Ekrem İmamoğlu’nun 2023’te aday olmamasını sağlama kampanyası” yürüttüğünü düşünüyorum Murat Ongun’un ve bu hususta fevkalade bir performans gösterdiğine hiç şüphem yok.
Gerçi, İmamoğlu’nun 2023’te aday olma planları epeydir suya düşmüş görünüyor, o da ayrı. Önce Mansur Yavaş’ın gerisine düştü, ardından da Kemal Kılıçdaroğlu kendisini yakaladı araştırmalardaki “2023’te kimi aday olarak görmek istersiniz?” sorusunun sonuçlarında.