Gece henüz uzamamıştı. “Uzamamış geceler için de şarkılar yazılmış mıdır acaba?” diye düşündü. Denizin sonunu merak ederek büyüdüğü bu şehirden çıkmaya hiç cesaret edemediği geldi aklına. Sonra bir aklı olduğu ve şu aralar onu gereğinden fazla kullandığı geldi. Aklına.
“Çay bırakayım mı İhsan?” sorusu, Sadık abinin “fazla dalma aslanım, o daldığın dipte vurgun yersin” deyip de lafı uzatmamak için bulduğu soruydu. İyice biliyordu bunu.
“Bırak abi” dedi, “burada, bu sonsuz denizin bitimli yitimli sahilinde çay içip yaşlanmak dışında yapacak ne var ki?”
Sadık, oturuverdi masaya. “Yine şair mi oldun len sen? Yine aklını mı karıştırdı baktığın deniz?”
Bu sorunun anlamını da biliyordu İhsan. “Savaş yıllarında...