Yerel seçim haftasına girdik. Pazar günü sandık başına gideceğiz. Bizi 5 yıl yönetecek mahalli idare yöneticilerini seçeceğiz. Bu, aynı zamanda iktidara da mesaj olacak. Mayıs seçimini kazanan iktidara ya ‘ÇOK İYİ GİDİYORSUN, AYNEN DEVAM ET’ diyeceğiz ya da bir uyarı mesajı gönderip, ‘BU GİDİŞ İYİ DEĞİL’ diyerek
yönetimde bir ölçüde denge/denetleme sağlayacağız. Özellikle büyük kentlerdeki tercihimiz bu açıdan etkili ve belirleyici olacak.
Toplumun ‘seçim yorgunu’ olduğunu görüyorum. Seçmenin yaklaşık yarısının son seçim nedeniyle derin bir hayal kırıklığı yaşadığını bilmiyor değilim. Siyasal hayatın ve politik aktörlerin yeterince heyecan ve umut yaratamadığının da
farkındayım. Yine de oyumuzu kullanacağız. Bu sadece demokrasinin gereklerinden biri değildir.
Oy, esasen bir ‘söz söyleme’ biçimidir.
Her oy bir düşünme ifadesidir. Kişinin ülkesine dair tercihidir, önceliklerini gösterir.