Sedat Peker'in ifşaatlarının yarattığı toz duman içerisinde 9 Haziran'da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmayı kimse fark etmedi.
O gün 10 Ekim Davası görüldü.
Bu davada, Türkiye tarihinin en kitlesel katliamının sanıkları yargılanıyor.
Altı yıl önce, 10 Ekim 2015'te başkentte Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi'ne sızan iki IŞİD'çi üzerlerindeki bombaları patlatmış; 100 kişi can vermiş ve yüzlercesi yaralanmıştı.
İki canlı bombadan biri, Yunus Emre Alagöz'dü.
Alagöz, IŞİD'in Adıyaman ayağında Mustafa Dokumacı'dan adını alan hücredendi.
Dokumacılar Hücresi Gaziantep Grubu ile birleşerek, IŞİD'in istişhad timini oluşturmuştu. İstişhad, cihadçı jargonunda, şehadet eylemi demek.
Yani, intihar eylemi.
Hücrenin üyeleri arasında Mahmut Gazi ve Ömer Deniz Dündar adlı ikizler ve eşleri de vardı.
Biri, Ömer Deniz'in Kazak asıllı Alman eşi Walentina Slobodjouk.
Diğeri de Mahmut Gazi'nin Almanya'da doğan eşi Merve Taş Dündar.