Havana sokaklarında “Libertad!” sloganları atılıyor.
Yani, özgürlük istiyorlar.
Sloganlar bakımsız evlerin duvarlarında ve çukurlu sokaklarda yankılanıyor.
Birkaç gösterici ekonomik zorluklardan ve ilaçsızlıktan yakınıyor.
Öfkeliler polis araçlarını deviriyor.
Komünist Parti taraftarları da sokağa iniyor.
Görüntüleri TV'de izlerken…
Üç yıl önce bu sokaklarda yürüdüğümü, “Küba bu şekilde yola devam edemez” diye düşündüğümü hatırlıyorum.
Yanılmamışım.
KÜBA YOLCULUĞU
Pozisyonumu baştan deklare edeyim: Ben planlı ekonominin
uygulanmasını, insanların çalıştıkları kadar kazanıp ihtiyaçlarına
göre
tüketmesini istiyorum.
Yirmili yaşlarımın başında Küba'yı, yeryüzündeki cennet olarak görüyordum.
Fidel Castro'nun puro içerken çekilmiş siyah-beyaz fotoğrafları evimi süslüyordu.
Mitinglerde “Viva Küba!” (Çok yaşa Küba) diye bağırmayı severdim.
Bu düşten ülkeye 40 yaşıma merdiven dayadığım bir tarihte, 2018 yılında gidebildim.
Fidel çoktan ölmüştü.