SİYASİ liderler, biz onları sevelim sevmeyelim, bu dünyada çok istisnai yerler işgal eden insanlar.
O yüzden siyasi lider, genellikle geçmişin veya bugünün öteki
liderlerinin davranışlarına bakar, o davranışlardan, o tarihten
kendince dersler çıkarıp kendine bir davranış tarzı belirler.
Türkiye'de açık açık itiraf edilmese de, bütün siyasi liderler, ki
buna Recep Tayyip Erdoğan da dahil, Atatürk'ü ya başarılarıyla
geride bırakmaları gereken bir rakip ya da kendi davranışlarını
meşru kılacak bir rehber gibi görürler zaman zaman.
Falih Rıfkı Atay'ın 'Çankaya'sında Atatürk'ün zaman zaman
kurmaylarına çok sinirlenip 'Hadi seçime gidelim öyleyse, halk sizi
mi seçecek, beni mi' dediği anlatılır. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu
pasajdaki Atatürk'ten çok etkilendiğini, kendi siyasi
popülaritesine çok güvendiğini ve etrafına da 'Sizi ben seçtirdim,
benim sayemde oradasınız'ı sık sık hatırlattığını çok sayıda özel
sohbetten biliyoruz; bunlar yazıldı çizildi. ('Beni Atatürk gibi
Çankaya Köşkü'ne hapsedemezsiniz' cümlesini Erdoğan'ın ağzından hiç
duymadık ama bugünlerde Erdoğan'ı canıyürekten savunan pek çok
kalem bu cümleyi yazıyor, tesadüf değil.)