GEREK hükümet ve gerekse Cumhurbaşkanlığı bir 'Yerli enerji stratejisi'nden söz ediyor; geçen hafta Türkiye'deki kömür madeni işletmecileri, Enerji Bakanı Berat Albayrak'la bir araya gelip toplantı yaptılar.
Türkiye, enerjide dışa bağımlılığını azaltmak için kömür
kaynaklarına ve termik santrallara yüklenmeye hazırlanıyor. Maden
işletmecileri durumdan memnun; yakında elektrik müteahhitleri ve
santral işletmecileri de memnuniyetlerini dile getirmeye
başlar.
Oysa böyle yapmak zorunda değiliz. Dünyada küresel iklim
değişikliği artık bir tartışmanın, ‘Var mı-Yok mu’ gibisinden
soruların konusu değil. Tam tersine, daha birkaç ay önce Paris’te
toplanan İklim Konferansı’nda dünyanın bütün devletleri 2050’ye
kadar ortalama sıcaklığın 2 derece Celcius’tan daha az artması için
anlaşma imzaladı. Yani, küresel iklim değişikliği var ve havalar
ısınıyor, bunu tersine çeviremeyiz belki ama hiç değilse etkilerini
sınırlayalım diye bir anlaşma yapıldı.
TEMİZ ENERJİNİN ENGELİ PARA MI?
Anlaşmada konulan 2 derecelik hedefi yetersiz bulanlar da var ama şimdilik o tartışmaya girmeyelim; dünyanın bu (yetersiz de olsa) hedefi nasıl tutturabileceğine bir bakalım...