AMERİKA'daki ünlü Yale Üniversitesi 2010 yılında amatör gökyüzü gözlemcileri için bir program başlattı.
Adı 'Gezegen Avcıları'. (www.planethunters.org)
Programın amacı, NASA'nın Kepler uzay aracından gelen bilgileri
değerlendirmek ve uzak yıldızların etrafındaki gezegenleri bulmaya
çalışmak. Bu program sayesinde arada bir gazetelerde okuyorsunuz,
şu kadar mesafede Dünya'ya benzeyen bir gezegen bulundu cinsinden
haberleri.
Peki nasıl avılıyor gezegenleri 'Gezegen Avcıları'?
Kepler, Cygnus ve Lyrae takımyıldızlarına doğru bakıyor ve gözlem
alanındaki 150 binden fazla yıldızı izliyor. NASA'nın uzay aracı
her bölgeye yarım saatliğine objektifini açıyor ve bu sayede yılda
2.5 milyar veri gönderiyor.
YILDIZIN IŞIĞI AZALIYOR MU?
Gezegen Avcıları, bu verilere bakarak anormallikler arıyorlar.
Esasen baktıkları şu: Herhangi bir yıldızdan bize doğru gelen ışık
kısa süreliğine azalıyor mu? Eğer ışık azalıyorsa, yıldızla bizim
aramıza bir şey giriyor demektir. Bu giren şey düzenli aralıklarla
girmeye devam ediyorsa, büyük olasılıkla yıldızın yörüngesinde
dolanan bir uzay cismidir. İşte o uzay cisimlerinin Dünya'ya benzer
gezegenler olup olmadıkları türlü çeşitli yöntemlerle ayırt
edilmeye çalışılıyor. Dünya çapında 300 binden fazla 'Gezegen
Avcısı' (son bir haftadır ben de onlardan biriyim) işte bunu
arıyor.
İşte bu 'Gezegen Avcıları' KIC 8462852 koduyla bilinen yıldıza
ilişkin Kepler verilerine bakarken ilginç bir anormallikle
karşılaştılar. Gezegen Avcıları programının başlamasından 800 gün
sonra bu yıldızın ışığı yüzde 15 kadar azaldı. Sonra 1500. günde bu
kez azalma yüzde 22'yi buldu.
YÜZDE 22 AZALMA ÇOK BÜYÜK
Bir karşılaştırma imkânı olması için yazıyorum: KIC 8462852
bizim Güneşimizden yüzde 50 kadar daha büyük bir yıldız. Bizim
Güneş Sistemimiz benzer bir uzaklıktan izlense, bu sistemin en
büyük gezegeni olan Jüpiter, Güneş'in önünden her geçişinde
Güneş'in ışığını ancak yüzde 1 kadar azaltabilirdi.
Yani KIC 8462852'in ışığının yüzde 15 ve yüzde 22 azalması çok ama
çok büyük bir şeyin aradan geçmesi anlamına geliyor.
Peki ama bu ne olabilir? Ve üstelik bu 'şey' giderek büyüyor...
Bir sürü teori var. Devasa bir toz bulutu olabilir, çok sayıda
kuyrukluyıldız olabilir...
Yale Üniversitesi'nden astronom Tabetha Boyacıyan, amatör bir
astronom olan D.M. LaCourse ve 17 başka kişiyle birlikte bu konuda
bir bilimsel makale yazdı ve yayınlanmak üzere Britanya'daki
Kraliyet Astronomi Derneği'nin saygın dergisine gönderdi. Aynı
Boyacıyan, bu verilerin neyi ifade etmiş olabileceğiyle ilgili
fikir almak için birkaç kişiye de konuyu açtı. Boyacıyan'ın sorduğu
isimlerden biri Penn State Üniversitesi'nden Jason Wright'tı.