Seçim bitti, ama tartışma sürüyor.10 gün oldu, İstanbul seçim sonuçları hâlâ belli değil.İktidar, muhalefet sözcüleri saat başı televizyonlarda.
Yarış sürüyor.
İstanbul’da onlarca milyarlık rant var.
Bu nedenle kavga sert geçiyor.
KOYUN CAN KASAP ET DERDİNDE
Sanayiciler can çekişiyor.
Üretimi sürdürmek için işçilerle birlikte çırpınıyor.
Çiftçi üretim yapamaz hale gelmiş.
Tarlaya gübre atamamış kara kara düşünüyor.
Memur, emekli, ... peş peşe gelen zamlar altında eziliyor.
Esnaf kepenk kapatmamak için çabalıyor.
İşi iyi giden küçük bir grup dışında kimse yok.
Ama, düzen partilerinin derdi başka.
Anlayacağınız, koyun can, kasap et derdinde.
SEÇİM SONUÇLARI RAHATLATTI
31 Mart seçimleri değerlendiriyor.
Sanayici, çiftçi, esnaf, memur, ... çok kişiyle görüştüm.
Sonuçlar genelde herkesi rahatlatmış.
Rahatlayanlar arasında AKP’liler bile var.
Görüşler özetle şöyle:
“Seçmen hem iktidara hem muhalefete ayar verdi.
Kontrolsüz güç kontrollü hale geldi.
‘Ben istediğimi yaparım’ anlayışı sona erdi.
Cumhur İttifakı hala yüzde 50’nin üstünde, ama sarı kartı gördü.
İkinci sarı kart kırmızıyı getirir.
Artık karşıdakiler de dinlenir.
Bağırıp çağırma dönemi sona erer.
Gerilim azalır...”
SEÇİMİN MESAJI
Seçimin mesajı tartışılıyor.
Ankara, İstanbul, ... gibi illerin belediye başkanları Millet İttifakı’nda.
Ama, belediye meclislerinde çoğunluk Cumhur İttifakı’nda.
Seçmenin mesajı net:
“İşbirliği yapın.”
Zaten başka çare de yok.
Aksi durumda olacaklar belli.
Yönetimlerin tıkanması herkese kaybettirir.
Yani, işbirliği zorunlu.
İşbirliğini engelleyenin, engelleneceği bir dönem.
HER ALANDA İŞBİRLİĞİ
Sadece belediyelerde mi?
Toplumun tüm kesimleri diken üstünde.
Sanayicilerle konuşuyorum.
Ekonomik krizin aşılması için önerileri net:
“İktidar muhalefet birlikte hareket etsin”
Çiftçi örgütlerinin isteği de aynı.
Emekçilerin talepleri de benzer.
Sincan’da bir fabrikada çalışan işçilerle bir araya geldim.
İşlerini kaybetme endişesi içindeler.
Onların gözü de iktidar ve muhalefetin birlikte çalışmasında.
MİLLİ HÜKÜMET
Aslında tarif farklı da olsa istenen belli.
AKP tek başına yönetemiyor.
Acilen Milli Hükümet kurulmalı.
Hiç olmazsa birkaç yıl.
Ekonomik kriz geçene kadar.
Talep giderek yükseliyor.
Bir süre sonra önünde kimse duramayacak.
Direnen kaybedecek.